Beni Haklı Çıkaracak Bir Sokrates Anekdotu

Yine bir seçim döneminin zirve noktasına ulaşmak üzereyiz. Geçmiş bütün seçimlerde olduğu gibi, bu seçimde de sıradan bir olayı anormal derecede abartarak gündeme gerginlik tohumları ekiliyor. ('abartmak' kelimesi bile ne kadar yetersiz kalıyor ki, 'anormal' kelimesini de eklemek


"Sevdiklerinizle siyaset yapmayınız. Zira; siyaset dostlukları zedeler. Siyasetçiler yollarına devam ederken; siz dostlarınızı yitirdiğinizle kalırsınız."  

Karşıma çıkan bu sözün kime ait olduğundan emin değilim. Aristo (MÖ 384 – MÖ 322) diye belirtilmişti altında. Ne dediğine bakalım. Sözün anlattıkları; gelişmemiş, az gelişmiş veya gelişmekte olan ve toplumsal eğitim sürecini tamamlayamamış bir ülkedeki bakış açısını yansıtıyor. Yani bir ülke gerçeği. 

(Taslak İllüstrasyon: Muammer KOTBAŞ - 21.01.2023)

Beni Haklı Çıkaracak Bir Sokrates Anekdotu 

Yine bir seçim döneminin zirve noktasına ulaşmak üzereyiz. Geçmiş bütün seçimlerde olduğu gibi, bu seçimde de sıradan bir olayı anormal derecede abartarak gündeme gerginlik tohumları ekiliyor. ('abartmak' kelimesi bile ne kadar yetersiz kalıyor ki, 'anormal' kelimesini de eklemek zorunda kalıyorum)


Halkın kendi çıplak-gerçek gündemini unutturmayı güden bu anlayış, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün yaşama veda etmesi sonrasında 80 yıldır hiç eksilmedi.

"Sevdiklerinizle siyaset yapmayınız. Zira; siyaset dostlukları zedeler. Siyasetçiler yollarına devam ederken; siz dostlarınızı yitirdiğinizle kalırsınız."  

Karşıma çıkan bu sözün kime ait olduğundan emin değilim. Aristo (MÖ 384 – MÖ 322) diye belirtilmişti altında. Ne dediğine bakalım. Sözün anlattıkları; gelişmemiş, az gelişmiş veya gelişmekte olan ve toplumsal eğitim sürecini tamamlayamamış bir ülkedeki bakış açısını yansıtıyor. Yani bir ülke gerçeği. 


Bu basit konuyu böylesi gelişmiş bir çağda halâ aşamamış olmamız nedeniyle asla oy vermeyeceğimi yineliyorum. Bir önceki yazımda söylediğim gibi hiç oy kullanmadım, yine kullanmayacağım. 

Yapay zeka ile gerçeklere müdahale..

Eğitimden ve bilinçlenmeden uzak bırakılmış insanlar hassas dengelere taşınıyorken.. Toplumsal ve siyasi krizlere zemin oluşturabilecek anlayışlar ortada iken.. Bir de yapay zeka kullanarak herkes karşısındakini veya istediğini düşman ilan edebilirken.. Neyin gerçek neyin yalan olduğunun anlaşılması zorlaştırılırken.. İnsanların sahtelikleri sorgulayabilme, teyit edebilme zamanlarının yok edilmesi diriliğini korurken.. gücü elinde bulunduranların en kritik saatlerde internete müdahalesi söz konusu iken asla oy kullanmayacağım.

(Taslak İllüstrasyon: Muammer KOTBAŞ, 18.09.2022)

Beni haklı çıkaracak bir Sokrates anekdotu iyi gelir. Okuyalım;

Bir gün Sokrates yine öğrencileriyle sohbet ederken bir öğrencisi Sokrates' e sorar:
- "Eğer demokrasi çoğunluğun kararını kabul etmekse, adil olan da bu değil midir?
Mesela yüz (100) kişinin oy kullandığı bir yerde, elli bir (51) kişinin kararına mı uymak daha adil ve doğru olur, yoksa kırk dokuz (49) kişinin kararına uymak mı? Hem çok mümkündür ki, daha çok insanın daha az insandan yanılma ihtimali daha azdır. Şu halde sizin demokrasiye karşı çıkmanız doğru olmadığı gibi haklı da sayılmaz."


Bunun üzerine Sokrates her zaman olduğu gibi soru cevap yöntemini kullanarak o öğrenciye önce sorar:
- "Bize söyler misin bilge olmak mı daha zordur yoksa cahil olmak mı daha zordur?"
Öğrenci:
- "Elbette ve hiç şüphesiz bilge olmak daha zordur. Bilge olmak için çok okumak araştırmak ve yorulmak gerekirken cahil olmak için bir şey yapmaya gerek yoktur."


Sokrates:
- "Peki o halde bize yine söyler misin toplumlarda cahil insanların sayısı mı çok olur, yoksa bilge insanların sayısı mı çok olur?"
Öğrenci:
- "Elbette ve hiç şüphesiz cahil insanların sayısı fazla olur."

Sokrates:
- "Peki bize yine söyler misin, bir gemide yüz yolcu bulunsa, geminin nerde nasıl hangi yönde yelken açması gerektiğini kaptan mı daha iyi bilir, yoksa o yüz yolcu mu?"
Öğrenci:
- "Eğer yolcular içinde Denizcilik bilgisi olan yoksa pek tabi en iyi bilen kaptandır."

Sokrates:
- "Peki o halde diyebilir miyiz ki herkes her konuda karar veremez. Herkes bildiği yerde konuşmalı. Her iş ehline verilmeli...."
Öğrenci:
- "Pek tabi olması gereken budur."


Sokrates:
- "Peki o halde, bize yine söyler misin, kimin hangi konuda bilgili olup olmadığını bilmeden, sadece çoğunluk oldukları için kararlarını doğru bulmak adil ve doğru olabilir mi ?
Hem sen de kabul ettin ki, bir toplumda cahillerin sayısı bilgelerden hep daha çok olur."
-----

Kişisel bağımsızlığım ve özgürlüğüme saygınlığımı yitirmemek için. büyük resmi görebilen biri olarak şu soruları sorarak bitiriyorum.
- Seçim(ler) ne kadar demokratik?
- Bu seçim sonrasında provokasyon, kışkırtma, yapay sokak krizi ya da kendiliğinden gelişebilecek çatışma ortamı ve bir takım toplumsal olayların olmayacağının garantisi var mı? 

Esenlikler.. 💖

İlgili Yazılar:

Bu içerik Kotbas Art Colors tarafından üretilmiştir.
Daha yeni Daha eski