Karikatür Çiziminden, Seçme Seçilme Hakkına Kadın


Kadının çizimde yer alıp almaması ise; onunla doğrudan ilgili olması sonucundadır. Yani karikatürlerde karikatürcüler cinsiyet ayrımcılığı yapmazlar. Kadın her zaman konuyla-espriyle ilgili çizilmesi gereken yerde çizilmektedir.

Günümüzde bile halihazırda sosyal yaşamda kadına yeterince değer vermeyip ikinci sınıf saymakta olan anlayışlar var. Dünyaya gözünü açan her birey özgür yaşam hakkına sahiptir. Hiç kimse bir diğerine bu konuda öz yaşam (özgür yaşam) anlamında hak bahşedemez. 

Çizgi: Muammer KOTBAŞ (2013)
(Kaynak: Toonpool)

Muammer KOTBAŞ

Karikatürde zor olan, zorlanılan konulardan biridir kadın figürü çizmek. Kadının da içinde olduğu karikatürü kastediyorum. Bazılarımız zorlansa da her çizer bunu kendi yöntemiyle çözmeye çalışarak ve başarmıştır.


Karikatürsel anlatımlarda kadın figüründen daha çok erkeksi figürler görürüz. Zaman zaman tartışma konusu da olmuştur. İlk bakışta bu durum cinsiyetçi bir yaklaşım gibi algılansa da, aslında ayrımcılıkla asla ilgisi olmayan bir anlatım özelliğidir.

Karikatür sonuçta bir anlatı sanatıdır. Anlatılmak istenen konunun en anlaşılır, kodları mümkün olduğunca kolay çözülmeye dönük biçimde olması gerekir. Böyle olmalıdır ki, içinde barındırdığı muhalif eleştirel yapı, hem merkezinde hem de güçlü biçimde yer alabilsin. 


Bir diğer önemli nokta; erkek anatomisi, kadın anatomisine göre daha basit ve savruk çizgileri barındırabiliyor. Aynı savrukluk kadın çizimlerinde yabancı duruyor. Durum böyle olunca en basit çizilebilen figürlerle anlatımı gerçekleştirmek gerekiyor. Bu da cinsiyet olarak erkek figürü çizimine karşılık geliyor. Daha açıkçası, kadın ya da erkek cinsiyetini ilgilendirmeyen her anlatımda erkeksi figür kullanılarak, mesajın özünün yakalanmasına çalışılıyor. 

Kadının çizimde yer alıp almaması ise; onunla doğrudan ilgili olması sonucundadır. Yani karikatürlerde karikatürcüler cinsiyet ayrımcılığı yapmazlar. Kadın her zaman konuyla-espriyle ilgili çizilmesi gereken yerde çizilmektedir. 
Kadın karikatürcüler bu işi sanırım daha da rahat halledebiliyorlar. Özellikle "Bayan Yanı" dergisinde hem çizim hem de kadının öz olarak içinde yer aldığı konu esprilerinde bunu gözlemleyebiliyoruz.




Günümüzde bile halihazırda sosyal yaşamda kadına yeterince değer vermeyip ikinci sınıf saymakta olan anlayışlar var. Dünyaya gözünü açan her birey özgür yaşam hakkına sahiptir. Hiç kimse bir diğerine bu konuda öz yaşam (özgür yaşam) anlamında hak bahşedemez. 


05 Aralık 1934 Dünya Kadın Hakları Günü olarak anılıyor. Bu konuda anılan belirli bir tarihin olmasını, insanlığın ayıbı olarak niteliyorum. Dünyaya eşit yaşam koşuluyla gelmiş insanlar arasında kim karar vermiş bir bölümünün daha az haklarla yaşamasına da, sonradan birileri çıkıp bunun normal ve doğal olmadığını fark ederek, haklarını iade etmiş.. 


Yaşam haklarının elinden alınması konusuna duyduğum tepki kadar, elbette hatadan dönülmesi konusunda emeği olanları da takdir ediyorum. Bu konuda Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK en saygın liderdir. 1934'de yaptığı devrim; Fransa, İtalya, Hırvatistan ve Slovenya'dan  11 yıl, Romanya'dan 12 yıl, Bulgaristan'dan 13 yıl, Belçika'dan 14 yıl, Yunanistan'dan 15 yıl, İsviçre'den 36 yıl ve Suudi Arabistan'dan 81 yıl önce gerçekleştirdiği önemli bir göstergedir. 05 Aralık 1934'de kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınması, insanlık tarihi açısından ATATÜRK sayesinde bizim gururumuzdur. 💖


Karikatürcü dostlardan, içinde kadın bulunan karikatürlerden birkaç örnek.. Rastgele seçtiğim bu örnekler, diğer çizer dostların değerli çizgi örnekleriyle de çoğaltılabilir. Sizler o karikatürlere, yukarıdaki değindiğim özellikleriyle bakarsanız konu daha net anlaşılacaktır.
Ekrem BORAZAN

Halit KURTULMUŞ

Murat İLHAN

Musa GÜMÜŞ

 

Bu içerik Kotbas Art Colors tarafından üretilmiştir.
Daha yeni Daha eski