Pazar Notları.. Maskeler

Pazar Notları.. Maskeler


Bugün maskeler üzerine bir kaç söz edelim. Konunun filolojisine, tarihçesine uzun uzadıya girmek niyetinde değilim. Sadece şu kadarını hatırlatmakla geçiştireyim. Latincede Mascus= hayalet demek olan maske kelimesi Türkçe'ye, Fransızca masquê kelimesinden geçmiştir.

Maske  deyince; ilk aklıma gelen, günümüzde pandeminin de etkisiyle taktığımız maskedir.  Ülkemizde 07 Nisan 2020 tarihinde kullanılmaya başlanan ve halen sosyal yaşamda takılması zorunlu olan maske. Bu konuya yeniden döneceğim. 

Bu da benim 2 dakikada dosya kağıdından yaptığım basit bir maske.
Kimseye benzetmedim, kendimden ilham aldım.



Bugün maskeler üzerine bir kaç söz edelim. Konunun filolojisine, tarihçesine uzun uzadıya girmek niyetinde değilim. Sadece şu kadarını hatırlatmakla geçiştireyim. Latincede Mascus= hayalet demek olan maske kelimesi Türkçe'ye, Fransızca masquê kelimesinden geçmiştir.

Maske  deyince; ilk aklıma gelen, günümüzde pandeminin de etkisiyle taktığımız maskedir.  Ülkemizde 07 Nisan 2020 tarihinde kullanılmaya başlanan ve halen sosyal yaşamda takılması zorunlu olan maske. Bu konuya yeniden döneceğim. 


Mağara resminde ilk maske..

Asıl yüzümüzü tamamen kapatan maskeden kısaca söz etmek gerekirse; ilk maske imgesine örnek olabilecek alttaki mağara resimleri, Fransa’daki Les Trois Freres mağarasında ve M.Ö. 13.000’e tarihleniyor.

İlk maske mağara resmi. M.Ö. 13.000. (Fransa)
(Kaynak: sanatatak.com)

Bu mağara resimlerindeki The Sorcerer (şaman veya büyücü) figürünün, ilk maske imgesine örnek olabileceği düşünülüyor. Kesin olarak bilinmese de; hayvan ruhu ya da Theriantrop yani insan-hayvan karışımı bir yaratık olabileceği üzerinde duruluyor. Farklı kaynaklarda; av büyüsü için yapılan ritüeller sırasında, bizon ya da dağ keçisi maskesi takmış, dans eden bir şaman figürü olarak tasvir ediliyor.

Maske kullanımı; Antik Yunan ve Roma'da, Afrika kabilelerinde var.. Ve günümüzde bulunan en eski maskeler ise, İsrail ve Batı Şeria’ya yayılan Judaean Dağları’nda bulunduğu biliniyor. Bunların 9 bin yaşında oldukları düşünülüyor.

İşin tarihçesini burada noktalayayım. Görüldüğü üzere konu oldukça derin.. Araştırmanızı öneririm. 


1970'li yıllarda kartondan maske..

İlk okul çağlarımızda (1970'li yıllarda) kartondan renkli maskeler vardı. İnsan yüzü resmedilmiş bu maskeleri taktığımızda başka bir kişi olurduk. Maskenin kulaklar bölümünde açılmış deliklere ince bir lastik geçirilmiş olarak hazırlanmışlardı. Bakkallarda, kırtasiye dükkanlarında sanıyorum 15 ya da 25 Kuruşa satılırdı. Satın alıp takarak, arkadaşlarımızı tanıyamaz ve çok eğlenirdik.

Günümüzde aynı üretim tarzıyla, biraz daha geliştirilerek halen dünyanın her yerinde protestolarda, gösterilerde yine kullanılıyor. Üzerlerinde Dünya liderlerinin, siyasetçilerinin.. sevilen ya da tepki duyulan tanınmış kişiliklerin yüzleri resmedilerek..

Hijyenik maskeler..

Coronavirus nedeniyle sağlık açısından takmak durumunda olduğumuz bazı hijyenik maske çeşitleri var. En yaygın satışı olan ve kullanılan maske çeşidi de cerrahi maske. Bir de yapı bakımından daha faklı olan N95 solunum maskeleri var  Ventilli ve ventilsiz olarak bulunabiliyor.

Sokakta kontrollü maske takıyorum..

Günlük hayatta ben cerrahi maske kullanıyorum, Nasıl taktığımdan söz etmek istiyorum. Sokağa çıktığımda yayan gidiyorsam eğer, içi içe çok fazla insan sirkülasyonu yoksa ya hiç takmayıp, cebimde tutuyorum ya da takılı olarak çene altında bırakıyorum. Yanımdan çok yakın birileri geçmek üzereyse, karşı tarafın içinin rahat olması açısından hemen ağız ve burnumu kapatıyorum. Geçip gittikten sonra da hemen açıyorum. Toplu taşım ve market gibi benzeri yerlerde tartışmaya girmemek için takıp işimi hallediyorum.

Bunu yapma gereği duyuyorum çünkü nefesimizin karbondioksitini solumak durumunda kalıyoruz. Bu da sağlık açısından zararlı. Maske bezinin üretildiği malzemenin de sağlıklı olmadığını düşünüyorum. Zaten kullanım süresi 3-4 saat. 


Maske takanların bakışları..

Bazen yine yolda yakınımda insanlar yoksa maskeyi takmıyorum. Ancak çoğunluk maskeli olduğundan, önce ben kendime yabancılaşıyorum. Maske takanların bakışlarını üzerimde hissederek sanki suç işlemişim gibi bana baktıklarını düşünüyorum. Takmayan gördüğümde de sanki gurbette bir hemşerimi görmüş gibi hissediyorum ve garip bir sevinç duyuyorum..

Cebimde yedek maskeler..

Cebimde 2-3 adet yedek maske bulundurmayı da ihmal etmiyorum. Maskemin ipi kopabilir, başka bir aksilik olabilir ya da bir başkasının gereksinimi olabilir. Nitekim geçen yıl otogarda yolcu karşılamak için X-Ray cihazlı kapıya yakın beklerken, seyahatten yeni gelen bir otobüsten inen kadın yolcu, maskesi olmadığı için otogara alınmıyordu. Durumu fark edince, hemen cebimde taşıdığım yedek maskeyi kadına verdim ve içeri girip oradan şehre gidebilmesini sağladım.

Hırdavatçılardan toz maskesi..

Geçmişten bugüne ilginç olan bir gerçek vardı. 2013 yılında İstanbul'dan başlayan, kısa sürede Türkiye geneline yayılan ve binlerce kişinin katılımıyla günlerce süren "Gezi Direnişi" döneminde yaşananlardı. 

Sokaklardaki insanlar polisin gaz bombalarına maruz kalıyorlardı. Gazdan etkilenmemek için, ağız-burun kapatılmalıydı. Bulabilen her türlü maskeyi takmak durumunda kalıyordu. Çok çok az kişi gaz maskesi satın alarak kendini korumaya çalışıyordu. Büyük bir çoğunluk ise, cerrahi maske yaygın olmadığı için, hırdavatçılarda inşaatçılar için satılan toz maskelerini satın alıp takıyordu. 


Takması suç olan maske 7 yıl sonra takmayınca ceza nedeni sayıldı..

İlginç olan şuydu. Protestocu-gösterici olup olmamanız fark etmeksizin, sokakta, caddede biber gazından etkilenmemek adına maske takıyorsanız, peşinen protestocu hatta suçlu gibi sayılıyordunuz. Güvenlik güçlerine yakalandığınızda derdinizi anlatmak zor olabiliyordu. 

Bu olaylardan 7 yıl sonra devran döndü, dünyayı saran (COVID-19) salgını ile öyle bir noktaya gelindi ki; o maskeyi takmak zorunlu oldu. Sokakta, toplu taşımda, kapalı mekanlarda kısaca sosyal yaşam ortamlarında takmamak ceza yazılmasına sebep oldu. Maske takmayanı ülkenin her yerinde zabıta, polis durdurup ceza yazıyordu.

Kısa kısa anımsamalar yapalım son satırlarda..

Yeni Türkü'nün seslendirdiği "Maskeli Balo" çok şey anlatır. Gerçek yüzlerini maske takmadan saklayan oportunistleri anlatır..

Maskeler Adası (Kitap)
Maske (Film)
Maske (Çizgi film)
Maskeler de Düşer (Filmi)
Maskeli Beşler (Film)

Yeni bir tv programı varmış "Maske Sen Kimsin?". Seyretmedim. Hakkında tepkiler duydum. O sadece bir eğlence programı. Yaşamsal sorun haline getirmek anlamsız ve yapay gündem olarak kullanıldığında yaşam enerjimizi yok eder.

Kar maskesi var bir de.. Ürkütücü gelir bana. Soyguncuların ilk tercihi. 
"La Casa de Papel" dizisi bu anlamda ilginçti.


Bu ben miyim? Bilmiyorum! İnsanları tanımak çok zaman alır.


  Bu içerik Kotbas Art Colors tarafından üretilmiştir.

Art Colors

Sanatın renklerine dair..

Yorum Gönder

İlginize teşekkür ederiz!

Daha yeni Daha eski