Markette farklı çeşitlerde domates var bir kaç tezgahta. Benim aradığım "Pembe Domates"!.. Kısa bir tur sonrası sadece bir tezgahta az da olsa bulabiliyorum.O anda iki genç kadından biri, aldığı naylon poşete, seçmemesi gereken pembe domateslerden seçerek doldurmaya başladı.
Karikatürcünün Gözünden Kaçmaz Domates Uyanıkları
Muammer KOTBAŞ
Bir iş merkezinin oldukça büyük marketindeyim. Sebze meyve bölümünde iyi domates arayışım sürerken, oldukça seri hareket ediyorum. Belli bir tempoda işlerimi halledip oradan çıkmak, her zaman yaptığım gibi bana özgü bir hareket.
Tempom hızlı da olsa; çevrenin farkında olmak, gözlem yapmak aksatmadığım rutinimdir. İnsanların anlık davranışlarını, birbirleriyle olan diyaloglarını, çevrelerindeki nesnelerle olan ilişkilerini üç anlamda inceler ve değerlendiririm. 1. Saygın bir yurttaş olarak, 2. Karikatür çizeri olarak ve 3. Felsefi açıdan filozof gözüyle..
Daha sonra değerlendirdiğim bu komplike gözlemlerimden damıtarak farklı sonuçlara vardığım kazanımlarım olur. Yaşamdaki yerimizi anlamada, insan olma çabamızda bu değerlendirmeler bana yol gösterici olmaktadır.
Markette farklı türde domates var bir kaç tezgahta. Benim aradığım "Pembe Domates"!.. Kısa bir tur sonrası sadece bir tezgahta az da olsa bulabiliyorum. Yan yana toplam üç domates kasası. Oldukça iri ve güzel gözüküyorlar. Fiyatı da uygun sayılır: 29.90TL. Fiyat etiketleri üstten düzeneklerde yazılmış. Ancak kasaya iliştirilmiş büyük bir etiket var. Merakla ne yazdığına bakıyorum: "Bu ürün için lütfen görevliden destek alınız!.."
Kotbas Art Colors
Ürün az ve ezilmeye uygun olduğundan müşterilere seçme olanağı verilmemiş. Ürünleri terazide tartan görevli, isteyene sıradan verecek demektir. O anda iki genç kadından biri, aldığı naylon poşete, seçmemesi gereken pembe domateslerden seçerek doldurmaya başladı.
Benim gördüğüm uyarı yazısını o da görmüştü. Çünkü yüzünde panik dolu bir ifade vardı. Gözleri büyümüş, hem satıcıdan hem insanlardan saklamak istediği bu hareketi için fazlasıyla telaşlanmıştı. Yakalanmamaya çalışarak alacağını alma derdinde etrafı da süzüyor büyümüş gözleriyle. Ancak yine de kuralı çiğnemekten vazgeçmeyeceği kararlılığındaydı.
Ben bir yandan onu gözlemlerken, bir yandan da görevlinin onu görüp müdahale etmesini bekliyorum. Fakat olmuyor!.. Görevli çok yoğun. Sıramı beklerken, kadını uyarıp tartışmaya da girmek istemediğimden, umarsızca izledim yapılan saygısızca davranışı. Bana sıra geldiğinde iki kilo domates istedim görevliden. O sırada kadınlar alacaklarını alıp hemen uzaklaşmışlardı tezgahın başından.
Ne yöne gittiklerine baktım. Az ilerideki başka bir terazi görevlisine götürüp orada tarttırarak kendilerince kıvrak zeka (akıl değil) hareketiyle bu işten sıyrılmayı çok önemli bir hareket sayarak, gözden kayboldular.
Markette diğer alacaklarım için dolaşırken kafamda hep bu saygısız davranış vardı. Kurala uymadığı gibi, başkalarını da yok sayarak saygısızlık yapmıştı. Başarıymış gibi bunu çevresine de anlatacaktı belki de. Kendisi bir haksızlıkla karşılaştığında kabullenmeyeceği için, iki yüzlü (riyakar) çıkarcı ve pragmatist (faydacı) olduğuna emin oluyoruz.
Bunları düşündükçe böylelerine yüksek sesle seslenmek istiyorum: "Be kadın!.. Aldığın en fazla 2 kilo domates. Onu da bu akşam, bilemedin yarın yiyip bitireceksin. Yani en geç 24 saat sonra domatesten bir iz kalmayacak, fakat insanlıktan uzak davranışın ve saygısızlığın senin üzerinde ve ne yazık ki benim de aklımda bir virüs gibi hep kalacak!.."
Bu Sitede yayımlanan yazı ve görsellerin fikri sorumluluğu eser sahiplerine aittir
Bu içerik Kotbas Art Colors tarafından derlenmiştir.