"Komikli Medya"nın malzemesi sanılanın aksine hem çok fazladır hem de tükenme riski neredeyse yoktur. Önemli olan ne kadarına yetişebiliyoruz. Yapay ve gerçek bir dolu yoğun gündem sarmalından çekip çıkarttıklarımızla geçelim bu haftayı..
---
Ya beğenmezsek!..
Bazı kullanıcı hesapları, bir şekilde abone / takipçi sayılarını artırma yöntemleri deniyor ve başarılı da oluyorlar. Ancak periyodik paylaşımları sorunlu olmaktan kurtulamıyor.
İşin kolay tarafına sığınıp çeşitli fotoğraf paylaşıyorlar. Paylaşımlarına itirazımız yok.
Fakat fotoğraflarla ilgili daha düzeyli edebi, sanatsal, felsefi yapıda anlamlı yazılar
yazıyor olmalarını beklerdik.
Yazdıkları ise beğeni artırmaya ve paylaşmaya zorlayan yönlendiren dikte edilen tarzda. Böylesi de oldukça itici geliyor. "Annesini seven beğensin" cümlesi de bu açıdan sakat bir cümle. Kimi futbol fanatikleri taraftarlarının tümünü slogan desteğine çekmek için, sevmedikleri bir başka takımın adını söyleyerek "söylemeyen/yapmayan o takımın taraftarı olsun!" anlamında bir zorlama cümlesi ise, biraz korku salarak amacına ulaşır.
"Annesini sevmeyen insan olabilir mi?". Yüzde 99.9 oranda olmaz diyebiliriz. İyi de beğeni tuşuna basmayı reddedenleri dışlayacak mıyız şimdi.
Ya da fotoğraftaki kişiyi konuşturarak duygu sömürüsüne kaçmak, nasıl bir haz alma isteğidir?
---
(Taslak İllüstrasyon: Muammer KOTBAŞ, 2004)
|
Öneri
Sanal platformlar kişilerin kültürel, nezaket, birikim ve doğru cümle kurma gibi yönlerinin açığa çıktığı alanlar durumunda. Hangi konu olursa olsun, düşünceyi açıklama veya bir görüşe, karşı görüşle yanıt vermek kişilerin genel anlamda seviyelerini gösteriyor. Fakat işi gırgıra alıp espri olsun diye sataşmayanlar ya da sataşanlara esprili yanıt verenler de az değil.
Ve sonunda yazışmanın geldiği nokta..
İşte size bir yazışma örneği:
(...)
Kullanıcı A:
- "Nuh'un üç oğlundan birinin adı Yasef, Yasef'in 8 oğlundan birinin adı Türk. Bu konu hakkında paylaşımınız var mı?"
Kullanıcı B:
"Hepsi hurafe."
Kullanıcı C:
"Nasıl yani! Nuh şimdi her canlıdan birer çift alıp gemiye bindirmedi mi?"
Kullanıcı D:
- "Yafes diye biliyorum ben."
Kullanıcı A:
- "Evet doğru. yanlış yazmışım. Yafes."
Kullanıcı C:- "Ulan, adam 'hurafe' diyor bunlar hala 'Yasef mi Yısuf mu?' tartışıyor."
Kullanıcı A:
Kullanıcı A:
- "Sadece O'nun yorumunu merak ettim. O hurafe dedi diye, dediğini kabul etmek zorunda mıyım? ben kutsal kitaplara inanıyorum. İnanmayanlara da saygı duyuyorum.
Kullanıcı C:
- "O zamaan sana hobbitleri tavsiye ederim."
Kullanıcı A:
- "Ben de sana gobit tavsiye ediyorum. Teşekkür ederim, iyi akşamlar."
---
Bir kafenin önündeki mankenli tanıtım reklamı.. Kullanıldığı yıllarda umarız etkili olmuştur. Çünkü fotoğrafın çekildiği tarih 3 Nisan 2010.. Dolar kuru 1 Lira 48 Kuruş.
Bir bardak çayın fiyatını anımsamak istemiyorum.
Günümüzde reklama gerek kalmadı diye tahmin ediyorum. Bir kaç çay masrafını göze alıp gidebilecek sayısı azalmıştır. Reklam olmasa da onlar zaten gitmeyi sürdürürler.
-----
Teyze sıcaklığında kalmayı sürdürüyor..
---
Kediler her zamanki gibi.. Var bu işte bir iş!..