Ülke içindeki gelişmelerden uzak kalmak mümkün değil. Çoğunluğu oluşturan halk kitlesi, yaşanan olumsuzluklardan doğrudan etkilenen kesim. Yaşadığı döneme tanıklık eden sanatçılar ise olaylara eleştirel açıdan yaklaşarak, gerçekçi ve somut çıkarımlar
Ülke içindeki gelişmelerden uzak kalmak mümkün değil. Çoğunluğu oluşturan halk kitlesi, yaşanan olumsuzluklardan doğrudan etkilenen kesim. Yaşadığı döneme tanıklık eden sanatçılar ise olaylara eleştirel açıdan yaklaşarak, gerçekçi ve somut çıkarımlar sunmaktadır.
Son yıllarda ekonomik ve siyasi alanda yaşanan rahatsızlıklar, çözülmesi gereken sorunlar olarak her an karşımıza çıkabiliyor. Görmezden gelmek, gerçeklerden kaçabilmek yapılabilecek bir davranış değil.
"Haykır-ış" (Taslak İllüstrasyon: Muammer KOTBAŞ, 27 Mart 2003, Trabzon) |
Komikli Medya- (13)..
"Her şeye Zam Gelmiş!.. Bana Ne Yaa!.."
Ülke içindeki gelişmelerden uzak kalmak mümkün değil. Çoğunluğu oluşturan halk kitlesi, yaşanan olumsuzluklardan doğrudan etkilenen kesim. Yaşadığı döneme tanıklık eden sanatçılar ise olaylara eleştirel açıdan yaklaşarak, gerçekçi ve somut çıkarımlar sunmaktadır.
Son yıllarda ekonomik ve siyasi alanda yaşanan rahatsızlıklar, çözülmesi gereken sorunlar olarak her an karşımıza çıkabiliyor. Görmezden gelmek, gerçeklerden kaçabilmek yapılabilecek bir davranış değil.
Ülkemizde "Mutlak Yoksul" sayısının 15 milyon olduğu söyleniyor. Bu seviyeye yakın olanları da dahil edersek rakam, bir ülke için olmaması gereken büyüklükte bir sorunun da göstergesi olacaktır.
Özetle içinde bulunduğumuz durum böyle.
Gelelim işin yansımalarına ve mizahi yanına. Son yıllarda özellikle Twitter'da yardım isteyen tweetlere tanık oluyoruz.
Kimi yoksulluğu için yardım isterken kimileri de çocuğunun hastalığı için yurt dışından getirtmek zorunda olduğu pahalı ilaçlar için yardım kampanyası yapıyor.
Ancak bu isteklerin kaçı samimi kaç tanesi duygu sömürüsü ile kolay çözüm yolu bulmuş bilemiyoruz. Belki hepsi doğru belki hepsi dolandırıcı ya da bir kısmı ciddi olarak problemi yaşayan.
-----
İki turlu seçim öncesi, iktidarın değişmesi yönünde umutlarını büyütenlerin sayısı yadsınamaz.
Bu kitle, söz konusu değişimin gerçekleşeceğinden o kadar emindi ki, neredeyse hiç hata payı bırakmadı. Ya da öyle görmek istedi. Duygusal yanı ağır bastı. Bu coşkuyla çaldı söyledi, ironi yaptı. Peşinen kesin gözüyle baktı.
Yine o heyecan değişimin gerçekleşeceği umuduyla sosyal medyada daha dinamik bir espri fırtınası estirildi. Karşılıklı atışmalar, yazışmalar, restleşmeler seçimlere kadar sürdü.
Önce birinci tur sonra 2. tur hayallerin sonu oldu bir anda. Olağan şeylerdi bunlar. Yeter ki dozu kaçırılmasın, demokrasi kuralları tam olarak işlesin. Fakat görünen o ki, hayal kırıklığı büyük ve etkili oldu. Oluşan kızgınlık neyse ki kısa sürede absorbe edilerek yine mizahla normale dönüldü.
Bu dönüş aslında komik gibi gözükse de, Sosyal ve toplumsal barış açısından sorunlu olmayı sürdüren bir çizgide oluşu nedeniyle de rahatsız edici.
Seçimler sonrasında Twitter'da viral olan bazı videolar durumu özetler nitelikte. Özellikle durmak bilmeyen ve ardı ardına gelen zamlar nedeniyle bu videolar daha ilgi çekici ve rahatlatıcı hale geldi.
İşte bunlardan en çok seyredilen üç tanesi..
"Bana ne abi yaaa!.."
"Ben sizin sıkıntılarınızın....."