Ben 100 Yaşımdayım


Anneannemin 120 yaşına kadar yaşadığını söyler annem sürekli. Kendisi de şu an resmi kayıtlarda 1926 doğumlu olarak (97 yaşında) gözüküyor.  Ancak; dönemin yokluk ve zor koşullarında, dağ başında bir köyde hemen nüfusa kaydettirmek mümkün olmadığından, birkaç yıl gecikmeli yapılabilmekte ve yeni doğummuş gibi yazdırılmaktaydılar. 

Yüz yıl yaşamak ya da yüz yılı yaşamak önemli ve çok şeydir. Bir kere yaşam deneyimi olarak son derece birikimli olmak söz konusu. Bunun yanında bir o kadar da olumsuz etkisi, hafıza ve diğer sağlık sorunlarıdır. Yaşlanan ve yok olan, yenilenmeyen hücrelerin geride bıraktığı küçülmüş bir fiziki yapıya dönüşmektir. Olumlu olumsuzuyla bunların tümü yılların yorgunluğu demek.

Kezban KOTBAŞ (1926 - 07.06.2024)
(Foto: Muammer KOTBAŞ, 11 Şubat 2022)

Anneannemin 120 yaşına kadar yaşadığını söyler annem sürekli. Kendisi de şu an resmi kayıtlarda 1926 doğumlu olarak (96 yaşında) gözüküyor.  Ancak; dönemin yokluk ve zor koşullarında, dağ başında bir köyde çocukları hemen nüfusa kaydettirmek mümkün olmadığından, birkaç yıl gecikmeli ve yeni doğummuş gibi yazdırılmaktaydılar. 


Bu yaşam pratiğinden hareketle, kendisinin en azından yüz yaşında olduğuna kesin gözüyle bakabiliriz (belki daha da fazla). Köy yaşamı, doğal beslenme ve Irsi gibi etkenleri bir arada düşünürsek, yanılmış olmayız. 

(Taslak İllüstrasyon: Muammer KOTBAŞ, 15.03.2000)
©   Copyright, KotbasArtColors


Yüz yıl yaşamak ya da yüz yılı yaşamak

Yüz yıl yaşamak ya da yüz yılı yaşamak önemli ve çok şeydir. Bir kere yaşam deneyimi olarak son derece birikimli olmak söz konusu. Bunun yanında bir o kadar da olumsuz etkisi, hafıza ve diğer sağlık sorunlarıdır. Yaşlanan ve yok olan, yenilenmeyen hücrelerin geride bıraktığı küçülmüş bir fiziki yapıya dönüşmektir. Olumlu olumsuzuyla bunların tümü yılların yorgunluğu demek.


İstatistiklerin Türkiye'deki ortalama yaşam süresini 78,6 yıl olarak gösterdiği bir yerde yüz yıl gibi uzun ve sağlıkı yaşamak, önemsenmeli. Dünyanın en uzun yaşamış olan kişisi bir Fransız. 21 Şubat 1875 doğumlu olan Jeanne CALMENT 122,5 yıl yaşamış. En uzun yaşamış ve en yaşlı kişiler listesinde ülkemizden hiç kimse yer almıyor. Bunun birinci nedeni, tarihlerin kesin olmadığı  ve belgelenemediği için. Çünkü o listeler, Gerontoloji Araştırma Grubu (GRG) ve Guinness Dünya Rekorları (GWR) gibi resmi kuruluşlar tarafından doğrulanmış kişilerle sınırlı. 

Açığımızı kapattığımız yıllar..

Bilgiye yönelmiş, gelişmeyle barışık uluslar, 20. yüzyılın başlarından itibaren astronomi, insan ve teknoloji üzerine deney ve araştırmalar yapmaya başlamıştı bile. 1920'li yıllar dünya geneli kadar Türkiye için de önemli yıllar. 1923'te Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, diğer uluslarla olan gelişmişlik açığımızı hızla kapatma koşusuna girerek devrim niteliğinde gelişmeleri bize kazandırdı. 

Türkiye Cumhuriyeti
50. Yıl Logosu

17 Şubat 1923: İzmir İktisat Kongresi yapıldı.
01 Mayıs 1923: Türkiye'de ilk defa işçi bayramı kutlandı.
12 Ekim 1923: Türkiye'nin Başkenti Ankara oldu.
29 Ekim 1923: Türkiye'de Cumhuriyet'in ilanı.

Ve sonrasında devam eden her yöndeki olumlu gelişmeler, Atatürk'ün yaşama veda etmesinin ardından aşamalı olarak boyut değiştirdi. Siyasi-politik gelişmeler ve sarsıntılar bugün bizi demokrasiden kısmen uzaklaştırmış olarak Cumhuriyet'imizin 100. yılına ulaştırdı. 

Daha birinci çentikteyiz..

100 yaşına ulaşmış yaşlıların; yer yer hafıza kayıpları, yenilenmeyen hücreleri.. zayıflayan, küçülen ve güç kaybeden bedenleriyle yaşamlarını noktalamaları kaçınılmazdır. Dolayısıyla 100 yıl, bir yurttaş için uzundur fakat bir ulus için 100 yıl çok çok kısadır. Bu anlamda yurdumuz için 100 yıl, daha birinci çentiği attığımız bir gurur(umuz)dur.


Camın kırılması bekleniyor..

Güç kaybı, yenilenmeyen hücre, zayıf düşme durumlarında çözüm tedavisi olarak "Gençliğe Hitabe", yangın alarmı formunda durduğu yerde camının kırılmasını beklemekte. Yüzyıllara yeni çentikler atmak için körelen hücrelere alternatif Tıp tedavisi Detoksifikasyon uygulayarak vücudu toksinlerden kurtarmak da mümkün olacaktır.

(Çizgi: Muammer KOTBAŞ, 2006)
©   Copyright, KotbasArtColors

Karikatür sanatı adına olumlu gelişmeler..

Bu 99 yıllık tarihimizde karikatür adına ülkemizde çok olumlu gelişmeler oldu.1870'te "Diyojen"le başlayan mizah yolculuğu; Cem'ler, Cemal Nadir'lerle hız alırken 1950 kuşağı karikatürü ile de karikatür sanatında zirve yaptı. 


Ardından çağın da teknolojik gelişimiyle dernekler, topluluklar, yarışmalar, ödüller, uluslararası başarılar, sergiler, basında karikatür, mizah sayfaları, söyleşiler, dergiler vd. birbirini takip etti. Birçok genç çizer yetişti ve halen de karikatürcü arkadaşlar sayesinde yetişmeye devam ediyor.

Ben de bu gelişmenin bir parçası olarak, nice çizerle aynı 100 yılın içinde yaşadığım için şanslıyım, gururluyum.

(Çizgi: Muammer KOTBAŞ, 2013)
©   Copyright, KotbasArtColors

Gerçekten 100 yaşında mıyım?

1923 yılından 36 yıl sonra doğdum. 2023'te 64 yaşında olacağım. 36 + 64 = 100.. Rakamlar yalan söylemez. Hesap gayet açık.. "Olmaz!" derseniz, sorun değil!.. Ben Cumhuriyet'le birlikte de 100 yaşındayım!..

Hepinizin, 
hepimizin 100. yaşımız Cumhuriyetimiz kutlu olsun!.. 💖


 

Bu içerik Kotbas Art Colors tarafından üretilmiştir.
Daha yeni Daha eski